30 Ağustos 2014 Cumartesi

Yunan'a Gidelim mi?



   Mykonos
   Rodos 
   Santorini....
     Yaz geldi gidiyor! Neredeyse çoğu blog sayfaları gezi yazılarıyla dolmuşken, google a gidilecek yerle ilgili tek bir kelime yazmanız yeterliyken, ben bu satırları fantastik tatilimle ilgili nasıl dolduracağımı bilemiyorum. Yediğim içtiğim benim olsun gezip gördüğümü yazayım desem, herkes gezdiğini en ufak detayına varana kadar yazdı, yediğimi içtiğimi yazayım desem ortalık gurmeden geçilmiyor...

 *
    Başlayalım bakalım, son noktayı koyarız elbet!

   Gemiye binelim önce, bizi meşhur Yunan Adaları na götürecek olan gemimiz.Gayet şık, konfor seviyeli. Gezi arkadaşım Diyar ve ben odamızın penceresinden seyrediyoruz limanı... Az sonra kalkıyoruz ve ilk durak Yunanistan'a bağlı en büyük ada olan Rodos...
   *
   Gemide gece gidiş var, gündüz sen geziyorsun, gemi limanda yatıyor.Bütün gece güvertede dolunay manzarasını çok seviyorsun, bu gemi turlarını dolunay vaktine denk getirmek ayrı bir önem taşıyor bana kalırsa. Manzara denen şeyin hakkını denizin ortasında veriyorsun. 
    *
    Ve Rhodes!
    Anons: Yerel otoriteler izin verdiği takdirde Rodos adasına inişler başlayacaktır!

    GÜNAYDIN! Yerel otoriteler izin verdi neyse ki. Rodostayız. Rodos'u çok sevdik. Hayır sevmedik, çok bayıldık. Şövalyelerin ruhu, eski tapınaklar, saraylar, hepsi birbirinden şahane...Tura katılmadık kendi turumuzu kendimiz yarattık. Sanırım işin en tatlı kısmı bu oluyor.Gönlüne göre geziyorsun! Rodos'u sevmeyen lütfen yorum yazsın isterim. Adanın sadece tarihi yerlerini görmüş olsak da bu bile 10 puan vermemize yetti. 
  *
Detay vermeyecektim, mekan belirtmeyecektim, gezi blogcusu olmayacaktım ama söylemezsem çatlarım herhalde; siz yine de Kaleden çok uzaklaşmadan 15 dk. yürüme mesafesindeki plaja gidin, çok uzaklaşmayın yani, maceraya gerek yok. Bu kadar.
     Neyse ki yerel otoritelerin izni akşam 7'de bittiğinden, akşama kadar plajın keyfini de çıkarabiliyorsun. Gecenin sonunda sana kalan dolu dolu güzel bir gün oluyor. 

 




Şövalyeler Diyarı 

  


  Rodos Kale Girişi

   
    Ve Mykonos!
  Anons: Yerel otoriteler izin verdiği takdirde Mykonos adasına inişler başlayacaktır!

   GÜNAYDIN! Gözünü Mykonos'ta açma keyfine hoş geldin! Kahvaltıda biraz tedirginlik oldu tabii bizde; sonuçta yerel otoriteler izin verecek miydi? Kimdi bu yerel otoriteler? Her sabah bu iki bin kişiye nasıl izin veriliyordu? Bu sorularla geyiklerken anonsla Mykonos için botlara binildi. Mykonos için de tur almamıştık, bize kalmamıştı esasen ama sevgili Diyarcım ve benden yükselen maksimum pozitif aura burda da devreye girdi ve sorunsuz şekilde ünlü Paradise Beachde şezlonglarımıza kavuştuk. Aslında bu şans tatil boyunca bizleydi anlamadığımız şekilde ama bu konu çok mistik şimdi kasmayalım. 
  *
    Mykonos ,Mykonos, Mykonos...Denizi belki bizim ege kıyıları gibi diyebilirsin, ama çevrenden asla aynı keyfi -fazlası- alamayacağına garanti ederim. Ne konuda özgür olmak istiyorsan oradan seni bağlayan bir ada. Biz keyif özgürlüğü dilemiştik, kahkaha özgürlüğü istemiştik, kimsenin kimseyi bağlamadığı; gönlüne göre demiştik, tam yerine gelmiştik. 
  Biz denemedik ama deniz kestanesi meşhurmuş. Atv de güzel bir deneyim olabilir adayı gezmek için.Bu da denenmedi. Yolumuz düşerse tekrar bilareye saklandı. Bir de Paradise Beachde akşamüstü bir parti başladı yalnız akşam sekiz gibi çok eğlenceli olduğu söylendi. Biz erken ayrıldık akşam gezmesine çıkmak için. 
   -Detay vermeyecektim, mekan belirtmeyecektim, gezi blogcusu olmayacaktım ama söylemezsem çatlarım herhalde; Paradise Beachin orda Jackie'O diye bir yer var,keşke gidip bir görseydik dediğimiz.-
                                                  





      *
   Gelelim Mykonosta yerel otoritelere... Bu adada sabahtan ertesi sabaha kadar yerel otoriteler izin verdi şükür ki; akşam yemeği, bir kaç bistro-bar, çok meşhur Küçük Venedik (Little Venice) diye anılan küçük ve dar sokaklarıyla ünlü yeri görme imkanınız oluyor. Dilerseniz bıkana kadar gezip eğlenebilirsiniz.Küçük Venedik'te Nikosa uğramadan gelmeyin. Bu önemli. Sokaklar büyük arnavut kaldırımlarıyla döşeli; bu yüzden topuklu ayakkabı tercihi sıkıntılı olabiliyor, Diyarcım bu ihtar gönlüne göre giydiğin topuklu ayakkabılarına ufak bir göndermeydi,öperim. Bir de Mykonos dünyaca ünlü bir ada olabilir ama 3 günden fazla kalırsan sıkılabilirsin, bu da önemli. Git, gez, gör,dön... 
    


  
       *
     Ve Santorini! 
   Bu defa beklenen anons olmadı, çünkü gemi motorlarının sesinden ötürü ben anonstan önce uyanmıştım. Gözümü açtığımda camdan gördüğüm manzarayı unutmayı denedim tatil sonrası ama olmadı. Çünkü insan hatırladıkça tekrar o anı yaşamak istiyor ama tek bir sefer.
Gemi direk Santorini Adasının karşısına yanaşıyor, mutlaka güvertene çıkıp fotoğraf çekmelisin (resim üsttedir). Ben fotoğraf çekerken yerel otoriteler izin işlemleriyle ilgileniyordu sanırım. Çünkü anons geldi...
   *
 Anons: Yerel otoriteler izin verdiği takdirde Santorini adasına inişler başlayacaktır!
  GÜNAYDIN! Santorini hep gün batımıyla özdeşleştirilmiş bir yer; bu kesinlikle doğru, fakat gün batımına kadar sokaklarında kaybolabileceğin Thira ve Fira bölgeleri başlıca gezmen gereken yerler. Mykonosta tanıştığımız çok sevgili Yunan dostlarımız buraları görün yeterli demişlerdi. Bu arada mutlaka insanlarla iletişim içerisinde olun ki googleda bulamayacağınız türden gezi tavsiyeleri alabilmeniz mümkün. Ayrıca Mavi kubbeleri ve kiliseleri de mutlaka bir gör!









    *
    Santorini bir yanardağ bilindiği üzere bu yüzden dağa teleferikle tırmandık. Etrafta bolca dost canlısı Avustralyalı turistleri görebilirsiniz. Hatta bebek Lilly! Seni seviyoruz ve o kahkahalarını unutmayacağız!
   *
   Bu arada hiç alış-verişten bahsetmediğimi farkettim, Rodosta şövalyeler şarabı alabilirsiniz, her adadan birer dolap süsü, bir de biz her adadan birer shot kadehi aldık hatıra olarak.Çok hoşlar efendim.
   ***
    Lafı uzatmadan; Santorini için -diğer adalardan ziyade- nev-i şahsına münhasır demek çok yakışıyor. O yüzden şöyle güzeldi böyle güzeldi diye anlatmak yavan kalıyor.




         

       


      *
    Geldik gezinin sonuna... Nereden başlasam derken sona yaklaştıkça çenem açıldı galiba.
 Bu gezi işlerinde çok okumadan, çok kurcalamadan gidin derim ben. Biraz keşfedin, kendiniz görün, bulun, merak edin. Çok daha keyifli geçiyor. Bir arkadaşınızın bayılarak anlattığı bir yer size çekici gelmeyebilir de.Görmek için gidin. Gitmeden görmeye algılamaya çalışmamak gerek. Gittiğiniz yer kadar kiminle gittiğiniz çok çok önemli, ben sevgili Diyarcıma kocaman teşekkürlerimi sunuyorum,eğlence dozunu ikiye katlayan oydu.
İki keyif delisi insanın bir araya gelişinden daha iyi bir gezi ortaya çıkamazdı. Elimizdeki bütün kahkahaları ve pozitif enerjiyi en iyi şekilde kullandığımız için mutluyduk. 
   *
   Bir gün gemi turuna katılmayı düşünürseniz şayet, başlıca içeceğiniz su, başlıca geyiğinizin yerel otoriteler olması dileğimle... 
   *
   Yaz da bitti , yazı da...



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder